"Enter"a basıp içeriğe geçin

Osmanlı Devleti Kuruluşunda Siyasi Yapı

Osman Bey, aşiretin başına geçtiği zaman Anadolu’da siyasi durum karışık idi. Anadolu’nun geneli üzerinde hâkimiyet kurmuş olan İlhanlılar en belirleyici unsurdu. Ancak onların hâkimiyetleri, iç çekişmeler ve bölge komutanlarının isyanları sebebiyle iyice zayıflamıştı.

Selçuklu Devleti ise sadece ismen mevcudiyetini devam ettirmekteyken, 1308 yılında devletin varlığı tamamen ortadan kalktı. Moğollar ile yapmış olduğu başarılı mücadelelerden dolayı Anadolu’daki Müslümanlar tarafından büyük bir itibar gören Memluklu Devleti, bölgedeki gelişmelere kayıtsız kalmamaktaydı.

Osman Gazi
Osman Gazi

Zamanla bölgede en etkin unsur beylikler olmuştur. İlhanlı baskısından dolayı Batı uçlara doğru kayan beylikler, bulundukları bölgelerde hâkimiyet kurmaya başlamışlardır. Birçoğu Selçuklu Devleti’nin emirleri arasından çıkan bu kişiler aynı zamanda boy beyleri idiler. Merkezî yönetime genellikle vergi vermezler ancak sembolik birtakım hediyeler gönderirlerdi.

Zamanla bulundukları bölgede bağımsız veya yarı bağımsız devlet haline gelecek olan bu beylikler arasında Selçuklu Devleti’nin başkentini ele geçirmiş olan Karamanlılar üstün bir mevki elde etmişlerdi. Bu beylik, Moğol istilasından sonra ortaya çıkmıştır. Yerleşmiş olduğu bölge ilk dönemden itibaren Batı Toroslar’dır. Karamanlı beyi, Ermenek ve Mut’u elinde tuttuğu gibi, Larende’yi ve sahildeki Alâiye’yi de topraklarına katmış, nüfuzunu Ereğli’den Niğde’ye kadar genişletmişti. Karamanlı Beyi Musa, Konya’yı ele geçirmişse de Moğol komutanı Çoban kenti geri almayı başarmıştır.

Karamanlılar kadar güçlenmemiş olmakla birlikte onların yanında yer alan Eşrefoğulları’nın etki alanı Beyşehir’le başlayıp, daha sonra Akşehir ve Bolvadin’i içine alacak şekilde genişlemişti. Karamanoğulları ve Eşrefoğulları, ismen de olsa devam eden Selçuklu Devleti’nin başına geçecek kişinin belirlenmesine müdahale edecek kadar etkiliydiler. Moğollar, Selçuklu Devleti’nin başına Mesut’un geçmesini isterken bu iki beylik buna karşı çıkmıştır. Bundan dolayı adı geçen bu iki beylik Konya’ya girip tahta Keyhusrev’in iki oğlunu oturttular. Ancak bu duruma müdahale eden İlhanlılar, Mesut’u başa geçirmiş ve bütün beylikler ona tabi olmak zorunda kalmışlardı.

Bizans sınırına yakın bölgede bulunan Kütahya merkezli Germiyanoğulları ve Kastamonu, Sinop bölgesinde kurulan Candaroğulları ilk dönemlerde güçlü beylikler olarak öne çıkmışlardı. Germiyanoğulları daha batıdaki Karesi, Aydın, Saruhan, Menteşe gibi beylikler üzerinde etkili olmakta iken Candaroğulları, Osmanlı Beyliği ve Orta Karadeniz beylikleri üzerinde belirli bir nüfuz oluşturmuş idi. Aydın, Saruhan, Karesi ve Menteşe beylikleri denizcilik yönleri güçlü olan beyliklerdi. Nitekim Osmanlı, Karesi Beyliği’nin topraklarını kendi topraklarına kattığı zaman bu beyliğin denizcilik özelliğinden yararlanmıştır.

Bu beyliklerin ortak özelliklerinden bir tanesi gaza ideolojisine sahip olmalarıydı. Özellikle Selçuklu Devleti’nin yıkılmasıyla birlikte onun üstlenmiş olduğu gaza misyonunu kendi üzerlerine alma noktasında birbirleriyle rekabet halindeydiler. Gaza işlerinde lider olarak kabul edilecek olan beylik, diğerlerine kendi hâkimiyetini kabul ettirmiş olacaktı. Bundan dolayıdır ki bu beyliklerde Bizans’a karşı zafer kazanmak önemli bir avantaj olarak algılanacaktı. Bu durumdaki beylik daha da güçlenecek ve İslam âlemi nezdinde itibarı artacaktı. İslam dini, güçlenen bu beylik sayesinde yeni bölgelere ulaşmış olacaktır. Osman Bey ve kendisinden sonra gelen beylerin kazanmış olduğu zaferler bu şartların Osmanlı Beyliği lehine gelişmesine vesile olmuştur.

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir